Beyaz tenli, tombul göğüsleriyle dikkat çeken kahverengi saçlı folloş, karanlık odanın loş ışığında siyahi devasa kara yarak karşısında dimdik duruyordu. Karşısındaki adamın iri yapısı, nasıl sert ve acımasızca köklediğini bilmenin verdiği ürpertiyle titreyen vücudunu daha da heyecanlandırıyordu. O koca kara sikinin her hareketi, onun içine saplandıkça derin bir istekle inlemeye başlamıştı. Başlangıçta yavaş ve dikkatliydi; ama hızla öküzün sinirli dayaması sertleşti, ısırganlaştı.
Kalçasını ileriye atıyor, o kalın kara yarak amcığının kıyısını tırmalıyordu. Sıyırırken çıkan sürtünme sesi evde yankılanıyor; her tokat gibi inleme patlamasıyla birleşiyordu. Onun ağzında salyalar birleşirken aynı anda kalçasını kaldırıp sikini derinlere çekiyordu. Sikişin ritmi giderek vahşileşti. Kara adam acımasızdı; kadının dudakları birbirine kenetlenmiş, yüzü kızarırken gözlerini kapamıştı ama içinde itiraz yoktu, sadece dayanılmaz arzu vardı.
Sertçe kökledikçe altına akan ter damlaları parıldıyor, beli bükülüyor; yumuşacık amcığı tam ortadan ikiye bölünen o deliğe hükmediyordu artık. Kadın nefes nefese kalmış, dilini dışarı çıkarıp “Daha hızlı!!” diye yalvarıyordu… Yarak onun içinden çıkmıyor adeta yutuyordu amını. İyice bastırıp baldırlarını kavrayınca salon sarsılıyordu. Her ilerleyişinde amcıktan gelen çıtırdayan sesler kulakları sağır ediyordu.
Tepelerine kalkmışlar gibi yükselen seks kokusu arasında kadın kendinden geçmiş halde aklı uçup gitmişti; ağzı açık bırakarak gürültülü iniltiler çıkarıyordu. Siyahın kaba elinin kadının göğüslerinde sertçe gezinmesiyle beraber bu sefer kadının tüm bedeni ritme adapte olmuştu; her an yeniden infilak edecek bomba gibi geriliyorlardı.
Sonunda adam dibine kadar vurduğunda kadın deliriyor; bütün bedenini sımsıkı sıkarak büyük boşalmanın son damlasını içine hapsettiğinde yüksek sesle haykırdı: “Aman Allahım…!” Bu pisliğin dibinde dur durak bilmeyen bir nakavt vardı ve orada koca kara yarak beyaz tenli amcığın can damarına hakim olmuştu artık.
